BarışNerede?

Puerto Natales

   

Torres del Paine Maceram - 3

1Gun: Oglen otobusune yetismek uzere, sabah alisveris yaptim; market super; hersey parka gideceklere gore ayarlanmis, yani 1 kilo tuz alip fotograf filmi kutularina bolmeniz falan gerekmiyor; kucugu var! $ 6'a da - iyi ki!- eldiven aldim. 2'de otobuste, 5.45'te yurumeye baslanan noktadayim. Ben "Torres" kampina dogru yurumeye baslar baslamaz, saganak yagmur ve deli bir ruzgar "Patagonyaya hosgeldin!" diyor...8.15'te kamptayim, orman ici super bir kampyeri.

2.Gun: Sagnak yagmur butun gece devam etti; saat 6da kalkip Torre'lerin (kaya kuleler) yanina cikacaktim; disarida  fosurdayan yagmuru duyunca vazgectim. Saat 11'de hala bulut ve yagmur var etrafta; bugun Torre goremeyecegimi anlayip "Italian" Kampina dogru yola ciktim. Yagmur ve camurda tek basina cadir toplamak kadar can sikici birsey olamaz; sahane Marmot yagmurlugumun ici sirilsiklam; nasil Marmot'mus bu boyle?!

Sabah Torre'lerin masmavi fonda fotosunu cekemeyince ve yagmur hic dinmeyecek gibi olunca iyi bir kufur ediyorum Turkce; ne guzel dilimiz var, bizden baska kimsenin bilmedigi!!Torres del "Pain" olacak galiba benim icin burasi diyorum hehe...

Vadiden asagi inmemle yagmur da bitti; 12 km sonra vardigim kulubede $3'a Coca Cola iciyorum, helal olsun! "Ialiano"Kampi bir iki saat otede, cennet gibi bir derenin kenarinda; ortalik anababa gunu...

3.gun: "Italyan" Kampindan Pehoe golune 2 saatte, cok guzel bir havada yuruyorum.Kamp icin burada $7 verdim, ama super biryer, dus bile yapiliyor! Esyalari birakip Grey Buzulu'na yollandim; cok guzel bir yuruyus, fotograf icin yine hava pek iyi degildi...Pehoe'nin turkuaz sularini gormek lazim...

4.Gun: Sabah erkenden toplanip, herkesin yurumeye usenip katamaran'la katettigi yolu yuruyorum; en guzel kismi burasiydi diyebilirim! Ilk defa yolda sadece 2 kisiye rastladim, manzaralar muhtesem, yol duz! Aksamuzeri yolkenarina ulasip "Buyuk Selale"  ye otostop yapiyorum, ohom(!) yaklasik 1 saatte 2 araba gecti toplam, onlar da dolu; tam bir "Patagonya - secim pazari" gunu yasaniyor! Neyse sonunda parkin bekcileri gecti de kurtuldum! Arabadaki muhabbette hem parkla ilgili cok degerli bilgiler aliyorum, hem de "Istanbul'da kac kisi yasadigini" soyleyip adeta sov yapiyorum! (Puerto Natales nufusu 20.000) :) Selalenin yaninda ruzgardan 45 derece yatmak zorunda kaliyorum; cebimdeki harita nasil olduysa cebimden cikip son surat ucup gidiyor; neyse ki ihtiyacim kalmamisti...

Torres del Paine Maceram-2 (Puma gorursek ne yapacagiz?)

Torres del Paine'in en guzel yonlerinden biri de dogal hayati, tabii en ozeli ise Puma'lar!! Tabii ki Puma falan goremedim; ama parkin kapisindaki "Puma Talimatnamesi" cok hosuma gitti; birgun Puma gorurseniz sizin de isinize yarar!

1) En onemli kural: Pumayla hic karsilasmamak! Buyuk sans(sizlik?) sonucu Puma gordunuzse (ve o daha sizi gormediyse) hemen -yavas yavas- oradan uzaklasin! Yok o da sizi gordu, okumaya devam edin...

2) Oldugunuz yerde durun, pumanin gozlerine bakin; sakin arkanizi donup kacmaya baslamayin!Oldugunuzdan buyuk gorunmek icin montunuzu / elinizi / kolunuzu kaldirin; iyice sisinin!

3) Kafasini egmis, kulaklarini indirmis, dislerini gosterip hirlayarak size mi geliyor? "Hayir"sa, puma sikilana kadar 2 nolu pozisyonda devam edin. "Evet"se buyuk ihtimal ayvayi yediniz, okumaya devam edin!

4) Cok yaklasmis ve saldirgan tavirlar icindeyse, siz de bagirip cagirmaya baslayin, daha da sisinin; pumaya koseye sikistirildigi hissini vermemek icin gececegi bir yer birakin...Herhalde o da korkuyordur. Hala uzerinize dogru mu geliyor? Okuyun okuyun...

5) Atlama pozisyonu aldi (kedi gibi),kuyrugunu zigzag yapiyor! Elinize tas / sopa ne bulursaniz alip firlatin! Dikkat, bu asama cok kritik, ya canini acitip kaciracaksiniz, ya da daha da sinirlendireceksiniz hehe!

6) Ilk 5 maddeyi uygulamaniza ragmen uzerinize atladi, sizi yiyecek; var gucunuzle savasin, mucadeleyi birakmayin! (Aynen boyle yaziyor!) Yani diyorlar ki aslanlar gibi savasarak yenilin bari...

Herkesin isine yarayacagini dusundugum bu degerli bilgileri paylasmak insanlik gorevim...

Torres Del Paine Maceram - 1

Gordugum en guzel manzarali dogal parklardan birine, "Torres del Paine"e yurumeye gittim. Bazi notlar:

- Gelenlerin buyuk cogunlugu (benim gibi) "W" rotasi denilen 3 vadiye girip ayni yoldan geri cikilan rotayi yuruyor(4 gun); ya da Torre'lerin etrafini tam olarak donen "Circuit" rotasini (7 gun). Bunlarin haricindeki rotalarda kimse yok:)

- Her tip yuruyuscuye uygun altyapi mevcut; cok kofteyseniz otobusten indiginiz kapida "katamaran"a binip, ilk kampa ulasabilir, bu "kamp"ta, tam pansiyon otelinizde kalip gunluk yuruyusler yapabilir; aksam acikbufe yemeginizi yerken, camin onunde kamp yapan sefillere (arkadaslarla biz!)bakip daha da keyiflenebilirsiniz!

- "Parali" kamp yerlerinde gecesi 7 dolara cadir kurabilir, ya da 20 dolara yatakta yatabilirsiniz. Kampcilar icin dus/ WC / yemek alani vb mevcut.."Halk tipi" kampingler bedava, su ve WC yine var:)

- Yururken Guanaco (lamanin kuzeni), tavsan, condor ve tilki gormek pek olagan; bir de "duduk kuslari" vardi, bu adi ben taktim onlara; cunku duduk gibi bir suratlari var ve gercekten "duut" diye bagiriyorlar hehe!! Puma da var, ayri!!!

- Masraflar: Bismillah gitmeye niyetlendiniz, cadir kirasi $6 / gece; parka giden otobuse bindiniz = $ 30/ gidis donus; parka giris = $20; bir arkadasa bakicam = $20 dolar; off ne cok yurudum, yorgunluktan oldum suraya kampi atayim = $7 / gece, ya da "halk" kampina kadar devam et! Az buz degil, ama kesinlikle deger!

Badi Ekrem ve yeni sevgilisi!!!

Foto: Badi Ekrem ve yeni sevgilisi plajda!!!

Dun Punta Arenas'a 70 km uzakliktaki bir penguen kolonisini ziyaret ettim!! Cok sempatik olduklarini biliyordum; benim icin pandalardan sonra 2. sempatik hayvandir panguenler; ama bu kadar mi sevimli yurunur be kardesim!! Gunde 8 saat yuzdukleri buz gibi guney denizinden sahile cikip, 200 - 300 metre otedeki evlerine sira sira yuruyorlardi; hele yuksekce biryerden zipzip gecisleri var; hehehe...

Bu ay yavrularin buyume ve buyuklerin onlara -karadaki evlerinde- bakma ayi, Subat gibi yavrular da yuzmek uzere sahile gidecek, ve sonra 25 - 30 yil (bir omur), ayni aylarda bu sahile gelip yeni yavrular ve yeni evler yapacaklar...Badi badi yuruyup, bagrisacaklar; ayrica yanlarindan gecen koca objektifli turistlere poz verip; bu mutlu anlarini olumsuzlestirecekler!

Burada sadece "Macellan" penguenleri var, boylari 50 - 60 cm; ortalama 5 kg civari, yani kucuk hayvanlar. Onlarin oldugu bolum citlerle cevrilmis; ama merakli ve korkusuz olduklarindan ziyareci patikasinin ve gozleme kulelerinin yaninda da dolasiyorlar. Durbun ve teleobjektifle gelmeyi tavsiye ederim.

   

 

Insanin gercegi...

Punta Arenas'in mezarliginda insanin olume direnisine agzim acik kaldi... 3 ilginclik var:

1) Siradan insanlarin siradan, ustuste, kutukutu, bazen 2 katli kooperatif havasinda yanyana uzayip giden mezarlari var...Fotograf, yapma cicek  ve bir iki kitsch sus gormek olagan...

2) Zenginlerin (buyuk bolumu yuzyil basindaki yun ve petrol cilginligindan) ise celik kapili, 3 oda bir salon (gibi!?), icinde yuzlerce yapma cicek, merhumun fotograflari ve sevdigi esyalar bulunan "saray yavrulari" var. Mezarligin bir kac "caddesi" sadece oymali kakmali, sutunlu tapinak/mezarlardan olusuyor; "Efes antik sehrine geldim galiba" diyorsunuz...

            

Ayni mezarlikta birileri mutevazi kutusuna, hemen yanindaki birileri de dunyada alistigi gibi sarayina gomuluyor; ayni yerde bulustuklarinda kim daha cok sasiriyordur acaba? Ya da tarihoncesinden beri insanoglunun hayatin en temel gercegini kabullenememesi ne ilginctir...

3) Bir de yuzyilin basinda bolgeye akan "gocmenlerin" yeryuzunden ve tarihten sildigi gariban "Selk'nam" yerlilerinin aniti var; burasi halkin adak yeri haline gelmis ayni zamanda...Yerli cocuk heykelinin etrafi, "dilegini gerceklestirdigi icin kendisine tesekkur eden" mermer plaketlerle dolu...

Son Cennet: Patagonya!

Haritalarin en ucu, hayallerimin de uc noktasi...Dunyanin en ruzgarli, en hircin denizli, en az nufus yogunluklu, en fazla penguen yogunluklu:),  en guzel zirveli, en "renkli evli" bolgesi Patagonya'dayim...Sadece isminin cagristirdigi uzaklik - issizlik - yalnizlik bile insana kasiflerinin heyecanini yasatiyor; buraya kadar bir bilinmezin pesinden suruklenen, tahta gemilerdeki yuzlerce adam ne hissediyordu acaba? Ve bogazi bulup Pasifik'e acildiginda dunyanin en buyuk seyahatlerinden birini gerceklestirip tarihe gecen Macellan; Istanbul'dan cikmadan kitabini okuyordum, simdi meydanda heykeline bakiyorum...

Punta Arenas'ta bir iki gun gecirip Macellan penguenlerini ziyaret etmeye ve onlari yakalayip sevmeye karar verdim...Sili Guney Amerika'ya gore kazik biryer genel olarak, herseye yaklasik Turkiye'deki kadar oduyorsunuz. "Tek basiniza" olunca biraz daha acitiyor; ama bunu dert edecek degilim, cunku her kose basinda bir fotograf var...

Burasi Sili'nin Magellan bolgesinin bassehri. Arkamizdan meshur Macellan Bogazi olanca heybetiyle geciyor, cafeler- restaurantlar zengin ve yasli amerikali turistlerle dolup tasiyor; bense supermarketten alisveris yapip, evde yiyorum. Gercekten "evde" gibi hissettigim, aksamlari sudan ucuz Sili saraplarini sirin ev sahibemle  paylastigim bir yerde kaliyorum; boylelikle "Allahim iste buradayim!!" duygusundan da kurtuluyorum yavas yavas...

Buradan "Dunyanin en guneydeki sehriyiz" diye populer olan, ama Sili'nin dunyanin en guneydeki sehrinin biraz kuzeyindeki Ushuaia'ya; kuzeyde Puerta Natales'e ve "Torres del Paine" Milli Parki'na, Moreno buzuluna; Cerro Torre ve Fitz Roy'u dunya gozuyle gorebilecegim (dagcilar anlar!!) El Cholten'e gidecegim insallah...Ne guzelsin Patagonya!!!

   

Pablo Neruda...

Şili'ye gelip de Pablo Neruda'yı anmadan geçmek olmaz. Şiire çok meraklı değilim aslında, ama 1971 Nobel edebiyat ödülünün sahibi şair, Şili'nin sembollerinden biri adeta. Valparaiso'dayken şairin Şili'deki 3 evinden "La Sebastiana"ya gittim; sanatçı / şair evi nasıl olur, iyi bir ders gibiydi adeta benim için.

Bir de "Il Postino" filmi var, en sevdiğim filmler arasındadır;  Pablo Neruda filmde sürgün yıllarında Akdeniz'de bir adada yaşar (gerçekte böyle birşey yok); bu arada postacısı ile aralarında geçen olaylar, sohbetler vb; çok hoş filmdi. Bu filmin albümünden sevdiğim 2 şiir: "Ode to the Sea" / Ralph Fiennes ve "Tonight I can Write..."/ Andy Garcia

Sessiz sakin bir ortamda, mesela gece yalnız başınıza dinleyin, ne güzel söylüyor: "...give us our daily fish!"

Por Chile! Por la Gente! Bachelet Presidente!!

Baslik: Sili icin! Halk icin! Baskan Bachelet!

15 Ocak'taki baskanlik secimleri icin butun Santiago sokaklardayiz! Eski Sosyalist (simdi Merkez solcu) Savunma Bakani Michelle Bachelet, LanChile Havayollarinin ve bilimum TV'nin sahibi medya patronu Sebastian Piñera (merkez sag) ile cekisiyor. Aralik'taki ilk turda oylarin % 45ten fazlasini tek basina alan Bachelet, bence 2.turdan da yuzunun akiyla cikacak (!?:P) ve Guney Amerika'mizin "ilk kadin baskani" olacak! Peki Sili'de secim nasil bir sey?

Bayraklar Savasi!:

Saat oglen 12.30, isten cikan kravatlilar: 30 derece sicakta disarda bekleyen ogrenci ve evhanimlarina katildi; hep birlikte elimizde rengarenk dev bayraklar, onumuzde bando mizika ve tahta bacaklar; Paseo Ahumada'da elimizden gelen gurultuyu kopariyoruz! 5 dakika icinde organize olup, Alameda yonune yurumeye basladik, turistler sakirsukur fotograf cekiyor; oyle renkli heryer!!

(Bu dev bayraklardan kac bin tane var bilmiyorum ama; cogunlugu ogrenci Santiago'lular, gunduz gece bunlarla devriye geziyor; anacaddelerin koselerini bekliyor; rengarenk bayrakli Bachelet'ciler biryerde kalabaliklasti mi, hooop aninda mavi - beyaz bayrakli Piñera'cilardan bir grup oraya kaydiriliyor.)

Biz Alameda'ya yuruyoruz, yeri gogu inletip; - su teyzenin bagirisindaki kararliliga bak, sanki kendisi baskan olacak?-  o da ne?? Gurultumuze uyanan Piñeracilar aninda Alameda'nin girisine konuslandi; beyaz bayraklardan bir duvar ordu adeta!!! Akillari sira bizi durduracaklar; biz Sili'de cok populer olan ziplamali slogan sovumuzu yapip, kararlilikla uzerlerine yurumeye devam ediyoruz, hurraaaaa!! Sonunda renkli bayraklar beyaz bayraklara ulasti; rengarenk dev bayraklarin ardinda, tepemizde gokyuzu gorunmez oldu. Ortam iyice isindi; her an bir hareketlenme bekliyorum! O DA NE?? Bachelet'cilerden biri one firlayip mavi- beyaz  T- Shirtlu Piñera'ci kizin biriyle SAMBA YAPMAYA BASLADI, herkes alkislayip tempo tutuyor!!! Santiago'da rengarenk oglen molasinda, sevgi - dostluk - kardeslik bir kez daha kazandi; demokrasiyi bu kadar renkli yasayan ve karsisindakinin gorusune bu kadar saygi gosteren Sili'lilere helal olsun!!

    

Sili'yi anlamak icin...

"Machuca" (2004) Turkiye'de de oynadi; Sili'li yonetmen Andres Wood'un kendi cocuklugundan esinlendigi; Allende'nin son donemi ile 1973 darbesini cocuklarin gozunden ve onlarin cevresinde anlatan cok guzel bir film. Sokaklardaki ziplamali protestolar; zuppe cocugun gicikligi, gettonun askerlerce basilmasi ve bizim zuppenin koskos eve dondugu son sahne; hepsi guzeldi; sanirim Sili'nin yakin tarihini anlamak icin de uygun bir film...